Denizli ve Emirdağ Lahikaları I -II | Mektup 132 - 133 | 221
(221-221)
(132)

Mâdem Risâle-i Nur makina ile teammüm etmeye başlamış ve mâdem felsefe ve hikmet-i cedideyi okuyan mektepliler ve muallimler çoklukla Risâle-i Nur’a yapışıyorlar elbette bir hakîkat beyan etmek lâzım geliyor. Şöyle ki:

Risâle-i Nur’un şiddetli tokat vurduğu ve hücum ettiği felsefe ise mutlak değildir. Belki muzır kısmınadır. Çünkü felsefenin hayat-ı içtimâ-ı beşeriyeye ve ahlâk ve kemâlât-ı insaniyeye ve sanatın terakkiyatına hizmet eden felsefe ve hikmet kısmı ise, Kur’ân ile barışıktır. Belki Kur’ânın hikmetine hâdimdir muaraza edemez. Bu kısma Risâlei Nur ilişmiyor. İkinci kısım felsefe, dalâlete ve ilhada ve tabiat bataklığına düşürmeye vesile olduğu gibi, sefahet ve lehviyat ile gaflet ve dalâleti netice verdiğinden ve sihir gibi harikaları ile Kur’ânın mu’cizekâr hakîkatları ile muaraza ettiği için Risâle-i Nur ekser eczalarında mizanlarla ve kuvvetli ve bürhanlı muvazenelerle felsefenin yoldan çıkmış bu kısmına ilişiyor, tokatlıyor müstakim, menfaatdar felsefeye ilişmiyor. Onun için mektebliler, Risâle-i Nur’a itirazsız çekinmiyerek giriyorlar ve girmelidirler. Fakat gizli münafıklar nasılki bir kısım hocaları bütün bütün ma’nasız ve haksız bir tarzda, ehl-i medresenin ve hocaların hakîki malı olan Risâle-i Nur aleyhinde istimal ettikleri gibi bazı felsefecilerin enaniyet-i ilmiyelerini tahrik edip, Nurlar aleyhinde istimal etmek ihtimaline binaen bu hakîkatı Asa-yı Mûsa ve Zülfikâr mecmûalarının başında yazılsa münasib olur.

* * *

(133)

Safranbolu Eflâni nahiyesi Mülayim Köyünde mütekaid muallim bir kardeşimiz ve Nurun has şâkirdi, Nurların neşri ve tab’ı için âdeta sermayesinin kısm-ı âzamını teberru etmek istiyor, kabulünü rica ediyor. Ben, bu hâlis ve has kardeşimizin fedakârane ve hâlîsane ricasını reddedemiyorum ve dünya malları kaide-i şahsiyeme girmediği ve muavenetleri kendime kabul etmediğim için, bu işdeki maslahatı da bilemiyorum. İki Ispartanın kahramanlarına ve Husrev ve Tahirî ve arkadaşlarına ve Nazif ve refiklerine bu mes’eleyi havale ediyorum. Nurun neşri için böyle çok büyük bir hayır ve sevaba mani olamam. Sizler, ya bütün niyet ettiği miktarı, veyahud bir kısmını, iki hisse ile, biri büyük Isparta’nın, biri küçük Ispartanın makinelerine verilsin.

Ses Yok