Denizli ve Emirdağ Lahikaları I -II | Mektup 175 | 272
(272-272)

Buraya geldikleri vakit, yedi saat memnuniyetle telâkki edip, o arzuyu bir dua-yı makbule zannettiğim halde, birden bu gecede ma’nevî itiraz ve itab gördüm. O arzumun hatasını anladım. Hiç görmediğim bu tarz ma’nevî itabın, üç sebebi var, başka vakit izah edilecek. Bu otomobili alan beş kardeşimiz kat’iyyen bilsinler ki, değil beşinin bir otomobili sadaka ve ihsan ve hediye etmişler, belki onların hayırlı niyetleri cihetinde Risâle-i Nur dâiresi hizmetinde her biri tam bir otomobil fiatı kadar bir hediye bilfiil yapmışlar gibi ma’nen kabul edildiğine bana bir işaret ve kanaat var. Mâdem, kardeşlerim, sizin halîsane bu hizmetiniz hakkınızda böyle makbuliyet var. Siz müteessir olmayınız. Beni de bu ma’nevî itabdan kurtarınız. Hem benim düstûr-u hayatıma, hem Risâle-in Nur’un sırr-ı ihlâsına gelmek ihtimali bulunan zararı çabuk tamir ediniz. Hem o otomobil burada kalmasın. En büyük hisseyi veren zatın yanına gitsin. Üç ehemmiyetli sebebi izah ettiğim vakit, bu telâşımın hakîkatını anlarsınız. Zaten hem şuhur-u selase, hem üç ay mühim mecmûaların çıkmasına kadar bütün dünya saltanatı verilse de bakmamağa mecbûrum. Şayet otomobile verdiğiniz para tam çıkmazsa, o noksanını alâ külli hal ben, her şeyimi satıp tekmil etmeğe karar verdim. Umumunuza selâm. Hakkınızı bana helâl ediniz. Ben de sizi helâl ediyorum.


* * *

(175)

Aziz, Sıddık Kardeşlerim!

Merak etmeyiniz.. İnâyet-i Rabbânîye devamdadır. Bu yeni taarruzları İnşâallah akîm kalacak; hem Nurun fütuhatına yardım edecek. Şimdilik telâşsız; kanun dâiresinde hakkımızdaki kanunsuz muameleyi defetmek için, bir kardeşimiz Ankara’ya gitsin. Eski partinin müfettişi Hilmi Uran ve Afyon Vilâyetinin müfettişi meb’us Celâl’i ve Diyanet Riyasetinde Ahmed Hamdi ve ehl-i vukuftaki Yusuf Ziya gibi zatları görsün, bize edilen kanunsuz ve keyfi muameleyi değiştirmeğe çalışsın.

Hem müsadere edilen “Zülfikâr” ve “Asâ-yı Musa” ve makine için, mahkemeye ve zabıtaya deyiniz ki: “Bunların nüshalarının teksiri, hariç içindir; harice gönderilecektir. Mâdem şimalde üç devlet Kur’ânı kabul edip mekteblerinde ders vermeğe başlamışlar;

Ses Yok