Denizli ve Emirdağ Lahikaları I -II | Mektup 281 - 282 | 379
(379-379)
(281)


Aziz, Sıddık Kardeşlerim!

Acaba ortalıkta en ziyâde zararlı biz ve Nurlar mıdır ki, her muharrir serbest yazıyor ve her sınıf müdâhelesiz toplanma yapıyor. Halbuki din terbiyesi olmasa, müslümanlarda istibdad-ı mutlak ve rüşvet-i mutlakadan başka çare olamaz. Çünkü, nasıl bir müslüman, şimdiye kadar hakîki yahudî ve nasranî olmaz belki dinsiz olur, bütün bütün bozulur. Öyle de, bir müslüman bolşevik olamaz. Belki anarşist olur, daha istibdad-ı mutlaktan başka idare edilmez. Biz Nur Talebeleri hem idareye, hem âsâyişe, hem vatan ve millet saadetine çalışıyoruz. Karşımızdaki dinsiz anarşist ve millet ve vatan düşmanlarıdır. Hükümet için bize ilişmek değil tam himâye ve yardım etmek elzemdir.

Said Nursî


* * *

(282)


Aziz, Sıddık Kardeşlerim!

Evvela: Re’fet, Edhem ve Çalışkanlar ve Burhan gibi Nur nâşirlerini tahliye etmeleri gösteriyor ki, Nurların intişarı yasak değil ve mahkeme ilişemiyor. Hem cemiyetçilik bulunmadığına bir karar alâmetidir. Hem mes’elemizi uzatmada, Nurlara nazar-ı dikkati geniş bir dâirede celbetmesinden, onları okumasına bir umumî dâvet ve resmî bir ilânat hükmünde işiten müştakların okumak heveslerini tahrik ettiğinden, sıkıntımızdan, zarardan yüz derece ziyâde bize ve ehl-i îmana menfaatlere vesiledir. Zâten bu zamanda, en geniş dâire-i zeminde, en dehşetli ve küllî bir hücumda tecavüz eden dalâlet ordularına karşı böyle kudsî bir ders, bu sûretle atom bombası gibi inşâallah te’sirini göstermeğe bir işârettir.

Said Nursî


* * *
Ses Yok